16 Aralık 2015 Çarşamba

MÜSLÜMANLARA KARŞI KAFİRLERE YARDIM ETMEK-2- (Sünnetten Deliller)

Müslümanlara Karşı Kafirlere Yardım Edenler Kafir Olmuşlardır!!! 

Müslümanlara Karşı Kafirlere Yardım Eden Kişinin Kafir Olduğuna Dair 
SÜNNETTEN DELİLLER


Birinci Delil: Ali (r.a)’den (fetih gazvesinde) soyle dedigi rivayet olunmustur: “Rasulullah (s.a.s) beni, Zubeyr’i ve Mikdad’i gorevlendirdi ve soyle dedi: “Hah’da bulunan agaclik yere gidin. Orada bir cariye ve o cariyede bir mektup bulunmaktadir. Onu ondan alin ve bana getirin.” Ali (r.a) soyle devam etti: “Hemen atimiza binip agaclik yere hizlica gitmek icin yola ciktik. Oraya varinca cariyeyi bulduk ve ona “mektubu cikart” dedik. Cariye: “Bende mektup yoktur” dedi. Biz ona: “Eger mektubu cikartmazsan mektubu aramak icin elbiselerini cikartiriz” dedik. Bunun uzerine cariye mektubu sac orgusunun icinden cikartti.

Mektubu alarak Rasulullah (s.a.s)’a geldik. Mektubu actigimizda Ebu Beltea’nin oglu olan Hatib’in, Mekke’ de bulunan musriklere Rasulullah (s.a.s)’in (fethetmek uzere) Mekke’ye ciktigini haber verdigi bir mektupla karsilastik. Bunun uzerine Rasulullah (s.a.s) Hatib b. Ebi Beltea’ya soyle dedi: “Ey Hatib! Bu nedir?” Hatib (r.a), Rasulullah (s.a.s)’a soyle cevab verdi: “Ey Allah’in rasulu! Benim hakkimda acele hukum verme. Ben Kureys kabilesine mensup olmayan ancak onlara tabi olan bir kimseyim. Seninle beraber hicret eden muslumanlarin Mekke’de bulunan hanimlarini ve cocuklarini koruyabilecek Kureys’den kafir akrabalari vardir. Benim ise hanimimi ve cocuklarimi koruyabilecek Kureys’den bir akrabam yoktur. Bu nedenle hanimimi ve cocuklarimi korumami saglayacak birsey yapmak istedim. Ben bunu kufur olarak veya dinden irtidat ettigim icin ya da musluman olduktan sonra kufre riza gosterdigim icin yapmadim.”
Rasulullah (s.a.s) sahabelerine: “Bu size dogru soyluyor” dedi. Bunun uzerine Omer b. Hattab (r.a) Rasulullah (s.a.s)’a soyle dedi: “Ey Allah’in rasulu! Izin ver de bu munafigin kellesini keseyim.” Bir baska rivayette soyle gecmektedir: “Ey Allah’in rasulu! Bu adamin kellesini keseyim. Cunku kafir olmustur.”
Bunun uzerine Rasulullah (s.a.s) soyle dedi: “Hatib Bedir savasina katilmistir. Ey Omer! Ne biliyorsun ki belki Allah Bedir’e katilanlarin kalplerine bakti ve soyle dedi: “Dilediginizi yapin. Ben sizi affettim.” (Buhari, Muslim ve baskalari rivayet ettiler. )

Bu rivayet, muslumanlara karsi kafirlere yardim etmenin apacik bir sekilde irtidat oldugunu uc yonden gostermektedir:
a) Omer (r.a) bu rivayetlerin birinde: “Izin ver de bu munafigin kellesini keseyim” demis, bir digerinde: “Ey Allah’in rasulu! Bu adamin kellesini keseyim. Cunku kafir olmustur” demistir. Bu meseleyle ilgili rivayetlerin bir digerinde ise Rasulullah (s.a.s)’in, Hatib (r.a) icin: “Bu Bedr’e katilanlardan degil mi?” diye Omer (r.a)’e sormasi uzerine Omer (r.a): “Evet, Bedr’e katilanlardan idi. Fakat verdigi bu sozu bozmustur. Cunku sana karsi dusmanlarina yardim etti” demistir. Omer (r.a)’in soylemis oldugu sozlere bakildiginda, muslumanlara karsi kafirlere yardim etmenin kufur ve irtidat oldugu inancini tasidigi gorulmektedir.

b) Rasulullah (s.a.s), Omer (r.a)’in soyledigi sozlere ve sahib oldugu inanca karsi cikmadi. Bilakis muslumanlara karsi kafirlere yardim etmenin kufur oldugu inancini dogruladi. Fakat Hatib (r.a)’in ozrunu zikretti. Zira Hatib meselesinde ozel bir durum soz konusuydu.

c) Hatib (r.a) da Omer (r.a) gibi muslumanlara karsi kafirlere yardim etmenin zahiren kufur ve irtidat olduguna inaniyordu. Cunku gercek niyetini aciklarken soyle dedi: “Ben bunu kufur olarak veya dinimden irtidat ettigim icin ya da musluman olduktan sonra kufre riza gosterdigim icin yapmadim.” Hatib (r.a), Rasulullah (s.a.s) ve muslumanlarla birlikte kafirlere karsi savasa ciktigi, nefsiyle ve maliyla Rasulullah (s.a.s)’i destekledigi, kafirlere ise maliyla ve caniyla asla yardim etmedigi halde yaptigi amel (kafirlere mektup gondermesi) zahiren kafirlere yardim etmek manasina geldigi icin Omer (r.a) onun hakkinda bu sozleri soyledi.

Buna gore muslumanlara karsi kafirleri maliyla ve caniyla bilfiil destekleyenlerin durumu nasil olur ve boyle kimseler hakkinda ne sozler soylenir acaba? Bu kimseler Omer (r.a)’in rivayette Hatib (r.a)’a verdigi hukumlere hic suphesiz daha layiktirlar. (1)

İkinci Delil: Ibni Ishak ve baskalari soyle bir rivayet zikrettiler: “Yezid b. Ruman, Urve’den, o da Zuhri’den, o da isimlerini zikrettigi bir topluluktan soyle dediklerini rivayet etti: “Kureys, Rasulullah (s.a.s)’dan Bedir esirlerini fidye ile kurtarmak istedigini haber verdi. Her kavim kendi mensuplarindan esir dusmus kimseler icin fidye verdi. Abbas (r.a) da zorla katildigi Bedir savasinda muslumanlarin eline esir dustu. Abbas (r.a) Rasulullah (s.a.s)’a soyle dedi: “Ey Allah’in rasulu! Ben esir dusmeden once de muslumandim.” Bunun uzerine Rasulullah (s.a.s) ona dedi ki: Senin musluman olup olmadigini Allah bilir. Eger soyledigin dogru ise Allah (c.c) mutlaka sana karsiligini verecektir. Fakat senin hakkinda zahirine gore hukum verecegim. Sen bize savas acan, saldiran kafirlerin askerleriyle beraber idin. Yani zahiren bize karsiydin. Bu yuzden hem kendin icin hem de elimize esir dusen kardesinin iki oglu icin fidye ver.”

Bu rivayetten anlasiliyor ki Abbas (r.a) muslumanlara karsi savasan musrik askerleriyle birlikte zorla Bedir savasina ciktigi halde Rasulullah (s.a.s) onun zahirine bakarak ona beraberlerinde ciktigi musriklerin hukmunu vermistir. Oyleyse zorla degil de kendi istegiyle muslumanlara karsi musriklere yardim eden, onlari destekleyen kimsenin hali nasil olur acaba?

Muhammed b. Abdurrahman Ebu’l Esved soyle dedi: “Medine ahalisine saldirmak icin adam toplaniyordu. Ben de bu topluluga kaydoldum. Sonra Ibni Abbas (r.a)’in azadli kolesi Ikrime’yle karsilastim. Bu meseleyi ona haber verdim. Ikrime bu isten vazgecmem icin siddetle bana tenbihte bulundu ve bana soyle dedi: “Ibni Abbas (r.a) bana soyle haber verdi: “Rasulullah (s.a.s) zamaninda muslumanlardan bazilari Rasulullah (s.a.s)’a savas acan musriklerle beraber bulunmaktaydilar. Boylece musriklerin sayisini cogaltiyorlardi. Musriklere muslumanlar tarafindan atilan bir ok bazen onlara isabet ediyor ve bu ok onlari olduruyordu veya muslumanlar onlarin boyunlarina vurup olduruyorlardi. Bunun uzerine Allah (c.c) Nisa 97 ayetini indirdi.” (Buhari)

Bu rivayete gore musriklerle beraber muslumanlara karsi savasa zorla cikanlara kafirlerin hukmu verildigi anlasilmaktadir. Bu rivayet, bu amelin kufur oldugunu ve bu ameli yapan kisinin kufre girdigini gosterir.

Üçüncü Delil: Semure b. Cundub (r.a.)’dan Rasulullah (s.a.s)’in soyle dedigi rivayet olunmustur: “Kim musrik bir kimseyle hasir nesir olur veya onunla oturursa o da aynen onun gibidir.” (Ebu Davud ve baskalari rivayet ettiler.)

Bu rivayete gore dinine girmese ya da gorusunu kabul etmese bile her kim musrik bir kimseyle hasir nesir olur ve onunla oturursa aynen onun gibi olmustur. Muslumanlara karsi musriklere yardim etmek ise musriklerle hasir nesir olmaktan ve onlarla oturmaktan daha buyuk bir meseledir.

Imam el-Menavi hadiste gecen “o da aynen onun gibidir” sozunu soyle aciklamistir: “Allah (c.c)’in dusmaniyla hasir nesir olmak, onunla dost olmak Allah (c.c)’tan yuzcevirmeyi gerektirir. Her kim Allah (c.c)’tan yuz cevirirse seytan onun dostu olur ve onu kufre goturur.

Zemahseri soyle dedi: “Bu akla uygun bir aciklamadir. Cunku hem bir zatla hem de onun dusmaniyla dostluk kurmak birbirine zittir ve ayni anda bir kiside bulunmasi mumkun degildir.” (Fayd’il-Kadir c: 6 s: 111)

Sevkani hadisi soyle aciklamistir: “Hadiste Rasulullah (s.a.s)’in: “O da aynen onun gibi olur” sozu kafirlerle oturmanin haram oldugunu ve onlardan uzak durmak gerektigini gosterir. Yukaridaki hadis hakkinda her ne kadar birtakim soylentiler varsa da onun sahih olduguna delalet eden Allah (c.c)’ in su sozu vardir: “...Onlarla oturmayin. (Boyle yaparsaniz) elbette siz de onlar gibi olursunuz.” (Nisa: 140)
Ayrica asagidaki hadis de bu hadisin sahih oldugunu gostermektedir:
Behz b. Hakim b. Muaviye b. Haydete babasindan, o da dedesinden Rasulullah (s.a.s)’in soyle dedigini rivayet etmistir: “Allah (c.c), musrik olan bir kimseden, musluman olduktan sonra musriklerden ayril(ip Islam topluluguna katil)madikca hicbir amelini kabul etmez.” (Neylu’l Evtar c: 8 s: 177)
Bu hadise benzer bir baska hadis ise soyledir: Cerir b. Abdullah (r.a)’dan Rasulullah (s.a.s)’in soyle dedigi rivayet edilmistir: “Musriklerin arasinda ikamet eden her muslumandan beriyim.” (Ebu Davud, Tirmizi ve baskalari rivayet ettiler.) Bu hadisten de yukaridaki hadisten cikan hukumler cikmaktadir.

Dördüncü Delil: Behz b. Hakim b. Muaviye b. Haydete babasindan, o da dedesinden Rasulullah (s.a.s)’in soyle dedigini rivayet etmistir: “Allah (c.c), musrik olan bir kimseden, musluman olduktan sonra musriklerden ayril(ip Islam topluluguna katil)madikca hicbir amelini kabul etmez.” (Nesei ve baskalari rivayet ettiler.)

Bu hadis, muslumanlara karsi kafirleri dost edinen ve onlara yardim eden kimsenin kafir oldugunu gostermektedir. Cunku muslumanlara karsi savasan kafirleri desteklemek, onlara yardim etmek, onlari bedenle terketmemekten daha kotudur.
Bu hadise benzer soyle bir rivayet vardir: Cerir (r.a) soyle demistir: “Rasulullah (s.a.s)’a namazi ikame etmek, zekat vermek, her muslumana ogut ve nasihat etmek ve musriklerden uzak durmak uzere beyat verdim.” (Nesei ve baskalari rivayet ettiler)
Bu hadisten de yukaridaki hadislerden cikan hukum cikmaktadir.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder